Ezel 8. Bölüm | Akreple Kurbağa
Bahar ortalıkta yok. Ezel, Bahar’a yaptığından hoşnut değil. Durup planını gözden geçirecek ama bu oyunda durup düşünmek yok. Durursa, sadece kendisini değil, ailesini de tehlikeye atmış olacak çünkü. Mert hiç beklemediği bir şekilde karşısına çıktığında, Ezel bu gerçeği anlar. Bir yandan kardeşini korumak, bir yandan gerçeğe iyice yaklaşan Ali’yi atlatmak, bir yandan durmadan yarasını deşen Cengiz’le baş etmek, Ezel’i zor durumda bırakır. Günün sonunda, Ezel hepsine bir cevap vermek zorundadır.
Önce Ömer vardı. Ailesiyle birlikte küçük, basit bir hayatı olan. Ömer bir kız sevdi. Askerden gelecek, onunla evlenecekti. Her şey yerli yerinde, her şey olması gerektiği gibiydi. Ama Ömer birden cinayetten hapiste buldu kendini. Sevdiği kız Eyşan, en iyi arkadaşı Cengiz ve abisi bildiği Ali ona korkunç bir oyun mu oynamışlardı? Yoksa sırrını bilmediği başka şeyler mi vardı? Bildiği hayat, güvendiği insanlar bir anda yok oldu. Yerine, tek bir soru, onca yıl boyunca kızgın bir damga gibi beynini dağladı durdu.
Niye?..
Şimdi yıllar sonra. Başka bir yüzle, başka bir isimle ama aynı yakıcı soruyla, Ezel karşılarında.
Ömer, onu gönderdikleri hapishanede öldü. Yerine Ezel doğdu.
Ezel, ondan her şeyini alan bu üç kişiden her şeylerini alacak.
Ama önce, içindeki bitmek tükenmek bilmeyen, uslanmayan, ölmeyen aşkı öldürmesi gerek…
En yakın arkadaşlarının, en azılı düşmanlarının kim olduğunu öğrenmesi için, önce kendisinin kim olduğunu bulması gerek.
''İhanet onları ayırdı, intikam birleştirecek."