Charles Dickens'ın yazdığı İki Şehrin Hikayesi isimli eseri hakkında genel bilgiler. İki Şehrin Hikayesi romanının özeti.
Kitap Adı: İki Şehrin Hikayesi
Yazar: Charles Dickens, Didar Zeynep Batumlu (Çevirmen)
Baskı tarihi: Mart 2020
Sayfa sayısı: 508
Kitabın türü: Dünya Klasikleri, Edebiyat, Roman
Orijinal adı: A Tale of Two Cities
Dil: Türkçe
Ülke: Türkiye
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
ARKA KAPAK
Charles Dickens (1812-1870): Viktorya Dönemi
İngilteresi’nin en önemli romancısı kabul edilen Dickens orta sınıf bir
ailenin çocuğuydu.
On iki yaşındayken ailesinin dara düşmesi sonucu bir
fabrikada çalışmaya başladı ve romanlarında büyük bir isabetle aktardığı işçi
sınıfının hayatını gözlemleme fırsatını elde etti. Son romanlarından İki Şehrin
Hikâyesi Fransız Devrimi’nin şiddet ve coşku atmosferini Paris ve Londra
ekseninde ele alır. Aristokrasinin halka zulmünü de, devrim yanlılarının,
intikam dürtüsüyle kirlenmiş adalet anlayışını da reddeden bir insanlıkla
yazılmış, aşk ve fedakârlığın giyotinin gölgesinde bile yeşerttiği hayatın
romanıdır. Eser yayımlandığı 1859 yılından beri dünya çapında sayısız okura ulaşmıştır.
ÖZET
1775 yılının Kasım ayının dondurucu bir gecesinde eski ve
saygı duyulan Tellson bankasının temsilcisi Mr.Jervis Lorry, bir posta
arabasıyla Dover şehrine gider. Orada son günler, Londra’dan geri dönmesi için
ülkesine çağrılan Lucie Manette adında güzel bir Fransız ile buluşacaktır.
Birlikte Paris’e giderler. Manette ‘nin babası, Dr.Manette, Defarge’lerin
meyhanesinin üstündeki küçük bir tavan arasında gizlenmektedir. Dr.Manette
Bastille hapishanesindeki bir hücrede tek başına 18 yıl hapis tutulmuştur.
Şimdi, ruhsal dengesi bozulduğundan İngiltere’ye mülteci olarak götürülecektir.
Lorry ve Luci Manette’nin Paris gezisine Tellson bankasının Jerry Cruncher
adında sadık, garip görünüşlü bir hizmetkârı da eşlik eder.
Defarge’lerin meyhanesi, Paris’teki ihtilalcilerin
merkezidir. Eski rejimin baş düşmanı olan Defarge’ler tavan arasını
Dr.Manette’ye vermişler ve Dr.Manette de hergün geçmişini hatırlamaya
çalışmıştır. Bu arada Bn.Defarge ihtilâl geldiği zaman ortadan kaldırılmasını
istediği bütün aristokratların adlarını içeren garip bir atkı örmektedir.
Lucie ve Jarvis Lorry’nin yaşlı Dr.Manette’yi Londra’ya
getirmelerinden beş sene sonra, John Barsad adındaki bir adamın İngiltere
aleyhine casusluk yapmakla itham ettiği Charles Darney adındaki bir Fransızca
öğretmeninin yargılanmasında bulunurlar. Manette’ler beş sene önce Fransa’dan
İngiltere’ye dönerlerken Darney’e vapurda rastladıklarını söylerler. Darney’I
parlak bir avukat olan,Sydney Carton kurtarır. Carton sanığa o kadar benzer ki
diğer avukat Mr.Stryver, sanığı “tanıyanlar”ın ifadelerini alt üst eder.
Yargılanmadan sonra, Darney ve Carton Manette’lerin mütevazi
evlerini sık sık ziyaret ederler. Darney’in St.Evemonde’ler denen bencil
Fransız aristokratlarının mirasçısı oldukları anlaşılır. Onlarala hiçbir
alışverişte bulunmamaya karar veren Darney Londra’da yaşamaya karar vermiştir.
Parlak fakat istikrarsız biri olan Carton, Mr.Stryver’ın
davalarının hazırlanmasıyla görevlendirilirse de çok defa sarhoş olduğundan
duruşmalarda hazır bulunamaz. Her iki genç de Lucie ‘ye kur yaparlar. Darney’I
seçtiği zaman Carton asil bir hareketle Lucie’nin seçtiği bir kimse için
hayatını feda etmeye hazır olduğunu söyler.
Darney ve Lucie evlenirler. Fransa’da ihtilâl patlayıp,
ihtilâlciler Bastille hapishanesini basarak mahkumları serbest bıraktıkları
zaman, küçük kızları altı yaşındadır. Charles Darney’in amcası St.Evrémondé
Markisinin kullandığı arabanın küçük bir çocuğu öldürmesi Fransız köylülerini
öfkelendirmiştir. Çocuğun babası Markisi mahkemeye getiremeyince, yatağında
öldürmüş ve bunun sonucunda da asılmıştır.
Bir gün İngiltere’deki yeni St.Evrémondé Markisine bir
mektup gelir. Darney, mektuptan, ailesinin eski hizmetçisinin ihtilâlciler
tarafından hapsedilir. Markis’e müdahale ederek kendini kurtarmasını rica eder.
Çünkü tutuklandığı zaman Charles’in emirlerini yerine getirmeye çalışarak halka
aile namına tazminat vermektedir. Darney, şerefli bir düşünceyle, Fransa’ya
giderek bir şeyler yapmaya karar verir.
Böylece, Paris’e Tellson bankasının bu şehirdeki bir işini
yönetecek Jarvis Lorry ile birlikte gider. Darney, şehre gelir gelmez, ülkeye
dönen bir aristokrat diye tutuklanır. Haber İngiltere ulaşır ulaşmaz, Lucie ve
Manette, yardım için Fransa’ya giderler. Bastille zindanında uzun yıllar
hapsedilen Dr.Manette, bu olayın damadının kurtulmasına yardımcı olacağını
düşünür.
Manette’ler Paris’e geldiği zaman terör rejimi tam bir
egemenlik kurmuştur. Kana susamış ihtilâlciler, yaşlı doktora saygı gösteriyorlarsa
da, Defargelerin St.Evrémondé ailesi mensuplarına besledikleri nefret öylesine
derindir ki,Darney mahkeme önüne çıkarılmadan önce, bir buçuk yıl hapis
yatar.Bütün bu süre zarfında Lucie kocasını göremez.
Darney , sonunda mahkeme önüne çıkarılır. Bn.Defarge mahkeme
salonunun ön sırasında oturur, şeytani atkısını örer ve Darney’in öldürülmesini
ister.Charles, St.Evrémondélerle hiçbir alış-verişi olmadığını söyler ve
gerçekte ailenin servetinin yıllarca zarar verdikleri halka geri verilmesini
emrettiğini söyler. Halkın saygı duyduğu Dr.Manette adının lehine konuştuğu
zaman, mahkemedeki dinleyiciler kendisini alkışlarlar. Darney serbest
bırakılır.
Mahkeme kendisini serbest bırakmakla beraber, Darney’in
Fransa’dan İngiltere’ye gitmesine izin vermez. Manette’ler bu zaferi henüz
kutlamamışlardı ki, Darney yeniden tutuklanır. Defarge’ler ve kimliği
belirtilmeyen esrarengiz bir tanık onu, halk düşmanlığıyla suçlamıştır. Darney,
hücresinde teselli edilemez bir durumda kendisini suçlayanın kim olabileceğini
, Lucie’nin eski sadık hizmetçisi Bn.Pross , uzun yıllardır görmediği kayıp
kardeşini Paris sokaklarında görür.Bu senelerce önce İngiltere’deki mahkemede
Darney aleyhine tanıklık yapan hain John Barsad’dır.
Şimdi, Sydney Carton da Paris’tedir. İhtilâlcilerin bir
casusu olarak Barsad’la görüşür. Kendisini, daha önce İngiltere için casusluk
yapmış biri diye teşhir edeceği tehdidinde bulunarak, onunla gizli bir antlaşma
yapar.
Darney’in yeni mahkemesinde, Mr.Deuarge, St.Evrémonde’ları iğrenç
suçlamalarla karalayan bir liste çıkarır. Adam, Dr. Manetta’yı da, Darney
aleyhindeki tanıklar arasında gösterir. Bu önemli belge, ihtiyar doktor
tarafından Bastille’deki hapis hayatı sırasında yazılmış ve ihtilâlciler
burasını ele geçirdikleri zaman Defarge, Dr.Manette’nin hücresinde bulmuştur.
Belgede St.Evrémondé Markisinin
dehşet saçan bir suçu nasıl işlediği ve tutuklandığı anlatılmaktadır. Soyluların
hukukuna göre Markis Bn.Defarge’in kız kardeşi yoksul bir kızın ırzı geçmiştir.
Kız ölüm döşeğindeyken Dr.Manette Evrémondé ailesini lanetlemektedir.
Uzun yıllar unutulan bu belgenin hakimler üzerinde etkisi
olur. Bunu yazdığını reddetmesine ve hakimlerden merhamet dilemesine rağmen, Dr.Marnette’nin
sözleri göz önüne alınmaz Darney’in atalarının işlediği suçların cezasını
çekmesi kanaatiyle 24 saat içinde giyotinle öldürülmesine karar verilir. Fakat
yıllardı kendisini terkeden Sydney Carton, şimdi sevdiği kadının kocası adına
hareket etmeye karar verir. Şantaj yaptığı Barsad’ın yardımıyla, Barney’in
hücresine girmeyi başarır. Kendisi ile elveda içkisi içeceğini söyleyerek
Barney’in içkisine uyuşturucu madde katar ve onunla elbiselerini değiştirir. Mahkuma
çok benzediğinden Carton, Darney’in adına giyotin altına yatacaktır.
Bu arada Bn.Defarge Lucie’nin küçük kızı da dahil bütün
aileyi ihbar etmek için Manette’nin evine gider. Bn.Pross Darney’ler Fransa’dan
kaçarken onun onları yakalamasını engeller. Bu sırada Bn.Defarge Bn.Pross’la
boğuşurken kendi silahıyla kendini öldürür.
Tüm bu olaylar olurken Carton giyotine götürülüyordur. İdam
anı gelip giyotin düşmeden önce söylediği söz aynı zamanda kitabında sonu olur:
“Şimdiye kadar yaptığım her işten çok daha iyi bir iş
yapıyorum. Şimdiye kadar böyle bir huzura kavuşmamıştım.”