Genç bir kayın-ağacının
Gövdesi gibisin sen.
Dümdüz ve sallanan
Altın renkli yapraklarda parlayan
Senin yürüyüşün, tepenin üzerindeki
Bir kayın-ağacının esişi gibidir.
Sesin, Güney rüzgarının hafifçe vurup
Düşürdüğü yapraklar gibidir.
Gölgen, gölge değil, ancak saçılmış bir günışığıdır
Ve geceleyin göğü aşağıya, sana doğru çekersin
Ve kendini yıldızlarla örtersin.
Ama ben, ayaklarımda büyüyen genç bir kayını seyreden
Bulutlu bir gök altındaki buyük bir kavak ağacı gibiyim.